ZOR BİR GEOMETRİ KONUSU: DRAMA ÜÇGENİ
Drama Üçgeni İlk kez Psikolog Stephen Karpman tarafından dile getirilen ve kendi ismi ile anılan Drama Üçgeni, çok sık görülen bir ilişki modelidir. Aile içi, sosyal ya da iş yaşamında kısaca hayatın her alanındaki ilişkilerde ortaya çıkan ve insanları aşağıya çeken dramatik bir oyun aslında. Üçgende en az iki kişi fakat her zaman üç rol var: kurban, suçlayıcı
İŞ YERİNDE GÜVEN ORTAMI VE MOTİVASYON
Ruh Fiziği Döver Harp etme sanatı, tüm ihtimallerin önceden değerlendirilmesi ve bazı ihtimallerin rastlantıya bırakılabileceğinin matematiksel olarak hesaplanması esasına dayanır. Ama muharebede her şey matematik değildir. Psikolojik etkenler genellikle taktik ilkelerin önüne geçer. Bu sebeple dünya harp tarihi, asker sayısı ve teçhizat bakımından üstün kuvvetlerin daha zayıf ama morali yüksek kuvvetler karşısında mağlup olduğu sayısız örnekle doludur. Alman
BÜROKRASİYİ ANLAMAK VE KURTULMANIN YOLLARI
Bürokrasiden Kurtulma Kurumun stratejik tasarımı yapılırken, misyonla vizyon arasındaki çizgi kesintiye uğramamalı, arada kontrol istasyonu olan hedefler, amaçlar ve işler vizyona hizmet etmelidir. Organizasyonun amacına ve vizyonuna faydası olmayan gayretlerin kurum stratejisine zarar vermesi hususu, üzerinde dikkatle durulması gereken bir olgudur. Aksi takdirde gereksiz uygulama ve süreçler, işleri artırmaktan ve karmaşıklaştırmaktan başka işe yaramaz. Bunların başında lüzumundan
NE KADAR AZ ŞÜKREDİYORUZ FARKINDA MISINIZ?
Neden Şükretmeliyiz? Siz bu birkaç kelimeyi okurken dünyada 2 insan öldü, 4 bebek doğdu. Evren 14,8 km genişledi. 30 yıldız yok olurken 4000 yıldız yoktan var oldu. 16 milyon litre su yeryüzünden buharlaştı. Yağmur ormanlarından 34 ağaç kesildi. Arı 270 kez kanat çırptı. 60 yıldırım düştü. 1000 varil petrol tüketildi. Güneş uzay boşluğuna 1 milyon ton madde
ERTELEME BİR KAÇINMA STRATEJİSİDİR
Şimdi Değilse Ne Zaman? Acaba aramızda hiç ertelememiş olan var mıdır? Neyi mi? Her şeyi; işi, toplantıyı, okumayı, yürüyüşe başlamayı, sağlıklı beslenmeyi, sevmeyi, evlenmeyi, boşanmayı, evet ya da hayır demeyi…. Bir türlü başlayamayız veya başladığımızı tamamlayamayız. Ya yorgunluk yakamıza yapışır ya cesaret eksiği ya da zaman yoksunluğu… Ertelemek aslında bizzat kendimizle yaptığımız mücadelenin kaybedilmesinden başka bir şey değil.
SİZ SİZ OLUN SANDALYEYE BAKMAYIN
Odaklanma ve Aslan’dan Alınacak Dersler Sirk gösterisi izlediniz mi hiç? Özellikle aslan, kaplan gibi hayvanların gösterisini. Bu kocaman, vakur, güçlü, özgür ve vahşi kedilerin, ormanda caka satmak yerine, boğaz tokluğuna insanları eğlendiren bir sirk soytarısına nasıl dönüştüğünü ben hep merak etmişimdir. Üşenmedim araştırdım karşıma ders alınması gereken ibretlik bir olay çıktı. 1900’lerin başında ABD’de doğdu. Çok da imrenilecek
SEVMEDİĞİMİZ İŞLERİ YAPMANIN SIRRI
İşleri Keyifle Yapmanın Yolları “Yaşam her geçen gün daha fazla sorumluluk yüklüyor omuzlarına” desem sanırım bana katılırsın. Üstelik cinsiyet, meslek ya da yaş değiştirmiyor bunu. Anne ve babanın senin yaşında yaptıklarından daha fazla şey yapmak zorundasın. Aslında bu durum garip değil sadece yaşadığın hayata uyumlanmanın bir sonucu. Ne var ki bu işlerin bazıları (belki de çoğu) istemediğin, hoşlanmadığın
YALNIZLIK
Kaliteli Yalnızlık mı? Geliştiren Kalabalık mı? Modern çağın sorunlarından birisi de yalnızlık. Modern çağın çünkü bizden öncekilerin yaşadığı bir sorun değil bu. Eskiler geniş aile ile yaşamış. Komşuluk ilişkileri ve akraba ziyaretleri hayatın önemli bir bölümünü işgal ediyormuş. İnsanların yalnız kalması genelde mümkün değilmiş. İngiliz Doğa bilimci John Ray 1674 yılında nadir kullanılan kelimeleri derlemiş. Bunların içinde “yalnızlık”
MOTİVASYON
Hayat Ancak Net Olanlara Karşı Net Davranır Bir adam ve küçük oğlu ormanda yürüyüş yapıyorlarmış. Birden oğlu takılıp yere düşmüş canı yanarak: “Aaaahhhhh” diye bağırmış. İleride bir dağın tepesinden “Aaaaahhhhh” diye bir ses duymuş ve şaşırmış. Merak edip: "Sen kimsin?" diye bağırmış. Aldığı cevap "Sen kimsin?" olmuş. Sinirlenerek: “Cesaretin varsa karşıma çık" diye tekrar bağırmış. Dağdan gelen ses yine aynısıymış.
DEĞERSİZLİK HİSSİ
İnsan Değerlidir Allah Kuranı Kerim’de "Biz insanı en güzel şekilde yarattık" diyor. İnsan doğası değerli hissetmek üzerine kurgulanmıştır. İnsan kendini değerli hissetmek ister. Çünkü değerli olduğunun farkındadır. Değerli olduğunu zihinsel olarak bilmese bile duygusal olarak hisseder. Kendisindeki mükemmelliği görür. Kendisine hayran olur ve herkesin de ona hayran olmasını bekler. Ama bu hayranlık dozunun tam kararında olması gerekir.